297. açıkçası ben kalitelerinden memnunum, piyasadaki en iyi muadil parfüm üreten firma bence. tek memnun olmadığım şey artan fiyat. aslında aşırı zam yapan bir firma değiller, 1 yıldır fiyatlarının henüz yeni değiştiğini gördüm. ayda en az 1 adet 15 ml'lik parfüm bitirdiğimden gidip hep yeni bir tane alıyorum. açıkçası ben hep aynı parfümleri kullanmayı seven biri değilim, o yüzden hep farklı kokular alıyorum. şu ana dek de denediklerim arasından çok az sevebildiğim parfümler bulabildim. birkaç tane yorumlayayım pozitif olacak şekilde.
serge lutens un bois vanille: kullandığım en güzel vanilyalardan, çok bebeksi diyemeyeceğim, aksine aşırı seksi bir parfüm. içinde vanilyadan ziyade tonka daha baskın. bu nedenle parfüm %100 feminen değil, aynı zamanda maskülen.
byredo bal d'afrique: çok, çok sevdiğim bir koku. narenciye ve metaliğimsi kokular hakim. açıkçası bana nostaljik bir hava veriyor ama annem erkek parfümlerine benzediğini söylemişti. bana çocukluğumu hatırlatan notalar var içinde, çok safe hissettiren bir koku. %100 maskülen değil kesinlikle. defalarca kez alacağım bir koku.
ysl babycat: herkesin kesinlikle beğenmeyeceği fakat benim çok sevdiğim bir vanilya ama bu parfümde deri de çok hakim. ya çok seversiniz, ya da çok nefret edersiniz. öyle bir koku maalesef. %50 %50 maskülen feminen diyebilirim. her sıktığımda insanlar soruyor, çok seviyorum. yalnız bu muscent'te değil, koku mutfağında mevcut.
kayali yum pistachio gelato: antep fıstığı notasına aşık olduğum gibi mona'nın yarattığı bu kokuya da aşık oldum. çok tatlı, çok vanilyalı ve çok şeker. gurme parfüm sevenlerin göz bebeği olabilecek tatlılıkta bir parfüm. benim en en sevdiğim parfümlerden.
maison margiela by replica beach walk: yazı hatırlamak için bu parfümden sıkmak yeterli. yazın en çok kullandığım parfüm buydu kesinlikle ve o kadar güzel ki. güneş kremi kokusu ve okyanusun birleşmiş hali gibi. en en en sevdiğim yaz kokusu bu.
maison margiela by replica by the fireplace: herkesin sevmeyeceği yanık karanfilli, odunsu ve bol vanilyalı bir kış kokusu. gerçekten şöminenin yanındaymışsınız hissiyatı veriyor ama dediğim gibi herkes sevmez. fakat ben çok seviyorum.
prada paradoxe intense: ben haute couture parfümleri çok seven biri değilim fakat bu parfüm muscent'in ürettiği en iyi designer koku olabilir. birebir aynısı resmen. o kadar çok insan sordu ki sıktığımda. ve kalıcılığı çok çok iyi. kesinlikle şans verilmeli.
valentino born in roma donna: en sevdiğim ikinci designer parfümdür. harika bir yasemin ve vanilya kokusu. tam baharlık. sıktığınızda sizi çiçek bahçelerine sürükleyecek, silajı çok yüksek olan bir parfüm. ben bayılıyorum.
şimdilik aklıma gelenler bunlar, geldikçe yine yazarım muhakkak.