1. cipsimi aldım bekliyorum en sevdiğim şey aşkı memnu kaosu

2. Diziyi g0tünle izlemissin diye yorumladım. Bir yanlıs var ve iki taraf da hatalı.

3. hahahahaah süslü valla ben de seviyorum. ama haksız mıyım sen söyle? bihter kesinlikle behlülden bin beter ahlaksız biri

4. haklısın an2 bende zaten onu diyorum. ama bihtere kıyamadı ya herkes senelerce bu pisliği ikisi de yaptı doğru ama bihter yeniden yeniden başlatmasa bu aldatma aslında gerçekleşmeyecekti.

5. Hadi biraz beni linç edin de sorum popüler olsun sorusu :d bir insanın gözüyle değil de götüyle izlemesi lazım şu yorumu yapabilmek için. Arkadaşın canı sıkılmış sanırım da diziyi götünle izledin diye kimse seni linç etmez :d güler en fazla 

6. normalde ilgilenmediğim sorulara yazmam ama bıktım bu aşkı memnu sorularından yaaa ::(((((((

7. Yok artık başta Bihter evdeki herkesle iyi anlaşmak için Behlül e samimiyet gösteriyor. Daha sonra da yaşları yakın -belki de aynı- olduğu için bir nevi arkadaşı gibi davranıyor. Behlül ise baştan itibaren Bihter e bir arzu nesnesi gibi davranıyor. Bütün samimiyetini farklı yöne çekiyor. Evliliği de bebeği aldırdığı gün biten Bihter en sonunda bu yoğun ilgiye karşılık veriyor. ikinci sezon ortalarında Bihter için bu ilişki saplantıya dönüşüyor. Çünkü o zamana kadar karşılıklı bir şeyler yaşıyorlar. 

8. Kısmen katılıyorum. Insanların Bihter hayranlığını anlamsız buluyorum. hele ki aşırı sıkıcı ve sıradan tiplerin kendilerini Bihter ile özdeştirmesi nihal'e cemile'ye falan kurulması çok komik. Behlül ne kadar suçlu ise Bihter de o kadar suçlu. Hele ki bihter'in bir hayatının olmaması insanı deli eder ya. Behlül de bomboş ama en azından Behlül'ün arkadaşları okulu falan vardı. Bihter ise peyker ile bile geçinemeyen küstah ve histerik biriydi. Tamam kötü bir çocukluk geçirdin de hata üstüne de hata yapılmaz ki. Bir peyker'e bakın bir bihter'e.

9. Kızlar hepinize acilen kitabı okumanızı tavsiye ediyorum.... dizideki bihteri ben de sevmiyorum, amerikada okumuş gelmiş yalıda büyümüş zengin bir ailenin kızı bu kadar sümsük ve hayatsız olamaz. Ama kitaptaki bihter öyle değil, 21-22 yaşında henüz hikayede. 19. Yüzyılın sonları istanbulu, tüm kadınlar kara çarşaflı, yalnız dışarı çıkamıyorlar, bihterin tek hayatı evi ve bunak kocası. Dizideki 'adnan beyin karısı olduğumda firdevs hanımın kızı olmaktan çıkacağım' repliği günümüzde çok aptalca geliyor kulağa, 21. Yüzyılda zengin bir ailenin eğitimli bir kızı kendine bir kimlik oluşturabilir ama kitaptaki bihterin yaşadığı dönemde ya birinin kızısın ya da karısı. Başka bir kimlik oluşturmak zor. Bihter çok naif kitapta, sadece sevilmek istiyor hakikaten. Behlülün onu sevmediğinin kullandığının da farkında ancak kendini bir delüzyonun içine atıyor. Sevişmek istiyor aynada çıplak vücudunu izlediği bir bölüm var mesela kitapta bihteri net anladığım bir kısmıydı kitabın. Yaptığı şeyin ahlaksızlık, ihanet olduğunun farkında ve bunu aklamak için kafasında bir aşk hikayesi uyduduyor. Öyle aşık olmalı ki bu ihanetin önüne geçmeli aşk gibi düşünüyor. Yaptığı ahlaksızlığı, 'firdevs hanım' olmasını ancak böyle aklayabiliyor. Annesi gibi 'hafif' kadın olmayı kendine yakıştıramıyor, bihter çok aşık olduğu için yapıyor bunu. Kendini bu şekilde avutuyor. Kitaptaki bihter çok yalnız, dizide bu yalnızlık absürt duruyor e git şunu yap bunu yap o zaman diyoruz 21. Yüzyıl bihterine ama 19. Yüzyıl bihteri hiçbir şey yapamıyor. İlgisiz kocası, tecavüz gibi hissettiren sevişmeleri, istenmediği bir ev, annelik yapmaya çalıştığı öksüz çocuklar, herkesin dilinde sakız olmuş annesi firdevs. Bihter hakikaten sevilmekten, sevişmekten başka bir şey aramıyor. Behlül de istifade ediyor bihterin bu çaresizliğinden. Diziyi seviyorsanız kitabı okumayarak çok şey kaçırıyorsunuz gerçekten, çok sürükleyici ve hüzünlü bir hikaye. Ben iki günde falan bitirmiştim sanırım ince bir kitap olmamasına rağmen. 

10. A9 süslüm çok güzel yazmış, bir edebiyat bölümü mezunu olarak tebrik ediyorum. Bihter'in aynada çıplak vücudunu izlediği sahne adnan ile evlenmeden hemen önce olması lazım, bu iç monolog romanın çok önemli sahnelerinden biri hatta bizim sınav sorumuzdu okulda :d. Mümkünse sadeleştirilme olmadan Açıklamalı baskısından okumanızı öneriyorum kitabı, halid ziya'nın dili çok güzeldir